4 Mart 2016 Cuma

Dava

Hizmet dava eder Allah ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. yolunu gösterir cennet ümit edilir Allah rızası gözetilir insanlar cennete girecektir diye kesin hüküm demez bu her asırda gelen insanlık Kur`an ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. başlayan hükümlerin tebliğlerin kıyamete kadar sürdürür işte hizmet bu asrın kıyamete kadar gidecek Kur`an ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. hükümlerini sonuncu sürdürendir.

Dava vardır yolum der dava vardır son noktadır herkes vazifesine bakar sorumluluğu nispetinde haraket eder eğer tek sorumlulukla açıklanması gerekenler bildirilseydi Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. kıyamete kadar yaşayıp her asra bizzat müdahale eder şerli hayat dünyada barınamazdı zerresi yaşanmazdı o zaman kıyametle dünya sonda bulmazdı ve her asırda gelen mühim büyük evliyalar asfiyalar tebliğ vazifesinden hariç vakti gelmemiş gerçeklerin açıklanması bildirilseydi bu asırda olanlar çoktan yaşanır kıyamet çoktan kopardı herkes vazifesinde haraket eder her vazifeden sorumlu tutulmaz buhari hadis nakleder müslim hadis nakleder şöyle böyle demesi için zamanı gelmemiş manalardan neden sorumlu tutulsun yada ne mecburiyeti var herşeyi anlatan buhari olsa müslim,e ne gerek var yada Said Nursi Hz. olsa başkasına ne gerek olurdu herkes vazifesinde haraket eder.

Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. ve Allahın anlatılmasını hadislerinde asrı saadetde söylenip olması gereken sadece ulaşılabildiği kadar Allah ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. insanların bilmesini sağlamak duyurmak değildir başka manevi açıklayıcı olarak Allah bir şahsa verilmesiyle yani tecellisiyle son bulmasıdır yani bu şahıstan sonra Allah hükümlerini bildirecek yoktur işte bu hükümlerin en önemliside hıristiyan ve yahudilerin iman ehli olmasının ispatıyla bildirdiği hükümlerin kıyamete kadar son hüküm demek değildir buradaki Said Nursi Hz. Risale-i nurlar ve Hizmet yolunda hüküm süreceğine ispatla sonnurun tecellisi ayrıdır yani sonnur tecellisiyle hüküm sürüp Risale-i Nur ve Hizmetten hükmü kalkacak manası yoktur aksine cemaati hizmete destek veren onaylayan tasdikleyendir onun vefatından sonra kıyamete kadar hüküm gelmeyecek demektir yani Allah tecellisi son noktadır ondan sonrası kıyamete kadar belirlenmiş zaman vardır.

Şunu da belirtmek yerinde olur desteklemek onaylamak tasdiklemek demek Allahın bildirdiği hükümlerdir kendi şahsi görüşlerine hüküm denmez yani büyük zatlar olarak nitelendirme büyük zatlara iman ediyorum manası vermez iman esasları altıdır ahmet bin hanbel gibiler iman esaslarında yoktur iman esasları peygamberlere has özeldir kısaca ahmet bin hanbel ve bu gibilerini kabul etmeyen sevmeyen istemeyen imandan çıkmaz ve görüşümde budur sevmiyorum ve kanaatimde şudurki hadisde gümbür gümbür 70 sene sürecek cehennemin dibine giden meşhur münafıklardan bahsedilmiş ve buyruğu ahir zamanda vicdansız insanlar yok etmeye çalışmışlar demekki hadisi yok etmeye çalışanlar münafıklardır.

Ebedi ölümsüz hayatı veren dünyada ölümlü hayatı dünyanın ilk yaratılışından kıyamete kadar veremez yaşatamaz denebilirmi mesela şeytan yaşıyor ilk inkarından kıyamete kadar olan inkar değişmez ebedi cehenneme başta giden kıyamete kadar yaşasada mühürlenen kalpdir cennete giremez.
Ebedi hayatı ihsan eden kendini alim sandırmaya göstermeye çalışanlar ebedi cehennemin dibiyle meşhur münafıklığa gider.

Mesela ahmed bin hanbel dünyaya kendini mezhep imamı tanıtmasıyla yaşamıyor denilebilirmi yada ölümü meçhul Hz. Adem as oğlu kabil yaşıyor dense ihtimalle belki denilebilir.
Muta nikahına fetva verip yalan hadisi şerifler çıkaranlar münafıklardır ahmed bin hanbel hakkında sözde zindanda Kur'an mahluk demediği için işkenceyle öldüğünü bildirmiş kendisinin öldüğü yalan olmadığına bildirilen delil gösterilen hakkında anlatılan yazılardır, yazıların yalan olmadığı biliniyormu, gerçekler ahiretde çıkacaktır.

Bir seyahat edelim, Hz.Adem as ilk yaratılışından başlayan iblis düşmanlığıyla sürdürülen dünya hayatında bir habil, bir kabil iki oğlan çocuk doğdu habil ölümüyle ilk şehit olmuştur insanlara vesevese veren şeytanda yaptırım gücü olmadığından iblisin vesveseyle kabil cinayeti işlemiştir.

Kader denilen hassas meselede insan iradeside kaderdir cüzi iradeye verilen iyilik kötülük yapıp yapmamak arasında insan iradesiyle kötülükleri yapar. İlk hilkatten başlayan yaratılışla Allah c.c. iradeside irade vermesidir insan iradesiyle seçilen cinayeti inkar veya imanı hakikat yolunda hayat vardır. İlk yaratılıştan sonra nesillerin çoğalmasıyla kötülükler inkarlara kadar girilmiş halbuki Hz. Adem,e as öğretilen doğruluk itaati cennet yoludur çoğalan nesillerinde itaati doğruluk cennet eğitimiyle bilginin hayatıyla yaşanmasıdır. İlkden gelen hayatda iyilik cennet yolu yaygınlaşır insan çoğunluğunda aklıyla dünya ahiret saadetinin Allah,a c.c. itaat cennet yolu yaşanması gerekip kötüler az olsa şerrin yok edilmesi mümkünken asırlardır gelen kavimlerde helaklar olmuş o zaman ilkden gelen kötülükleri yaygınlaştıran var denilebilir. Her asırda Nuh as kadar gelenler helak olmuş Nuh as sonrasında kavimlerdeki helaklar inkarda inat edecek kalbi sapıtmış kömürleşmiş ve  Hz. Musa as kavme gönderilmesi öldürülmeye çalışılması Hz. İsa as kavme gönderilmesi öldürülmeye çalışılması ve Efendimiz Hz. Muhammed s.a.v. kavme gönderilmesi öldürülmeye çalışılması Allah birdir davasına dünya ahiret saadeti öğretilmesiyle efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. sonrada aynı bozulmalar olması bazı sırlar olabileceği ihtimalini düşündürür.

Peygamberler as öğrettiği hakikati iman yolu sayfalarla emirler bildirilmiş Hz.Musa as ile kitaplaşmalar başlamış putluklar yok edilmiş şerli kavimler helak olmuş ve helak olayları yaşanılanları Allah c.c. kitaplarında anlatmış o zaman putlar ve putperestlikler kitaplardan okunsa neden putperest olunsun okunan kitaplarda Allah c.c. birliği hakikat anlatılır sapıklık anlatılır Allah c.c. kitabında putperestliği okunuyor putperestlik biliniyor ve Allah c.c. Kitaplarda anlattığı okunan iman yolu varken neden puta tapılsın yani Allah c.c. birdir doğru söylediğini biliyor ve putperestlikle sapıtıyor.

Demekki bedeni iradesinde müdahale eden insanları putperestliğe saptıran var bunda kabil yaşıyor dense şerleri iblisin vesvese öğretileriyle çoğunluk kavimleri şerleştirip helaklarına sebeb olması her asırdan son Peygamber Efendimiz s.a.v. kadar gelen kavimleri bedeni müdahale ederek hakikati çarpıttırıp insanları putperestliğe saptırması olabilir ve son gelen efendimiz s.a.v. ve kuran ayetleriyle putperesliği dağıtması yok etmesi ve asrımıza kadar gelmiş geçmiş kavimlerde sapıtmalar meydana çıkması bazı kavimlerin putperest olmasında hadiselerin dağılan yıkılan putperesliğin meslesinin kuran,dan okunması ve Allah c.c. bir peygamberler bir kitaplar bir hakikatiyle putpereslerin cehenneme gideceği inancında Allah,ın c.c. buyruklarınıda doğrulamasıdır. Kuran,dan okunan hakikatlere mbedeni mudahale eden varki insanların kuran,dan okuduğu hakikatleri saptırtıp putperest yaptırıyor.

Demekki iblis yaptırım gücü olmadığından mudahele şerle bir meşhur münafık olmuş şahsı akılla gösterir anlatır bundan bakıldığında kabil yaşıyor denilebilir mesela inkarcılar vardır kafir denir münafık denir fakat ikisininde kalbi kafirdir fasıktır ikisinde cehennemi ebedidir cehennem helakları şerler aynıdır. Mezheplikte bilirsinizki mezheplere iman yoktur ve her insan iman ilmiyle bir cemaati birlikle insanlığa Allah c.c. peygamber efendimiz s.a.v. yolunda hizmet açıp insanlara yol gösteren imam olunabilir yalnız insanlığa sebeb olacağı yolda dikkat etmesi gerekirki her bir insan bir hesap verirken imamlar milyonlar hesabı verir mükellefiyeti ağır olur.

Mezhep imamlığında insan ruhuna kalbine aklına hitap olması lazımdırki insanlar aklıyla hakikate bakar doğru yanlışı ayırır mezhep imamlığında yada normal az insanlara hitap eden imamlıkda yalan söyleyenin veya şer yoluna fetva verenin cennet yolu gibi gösterenin sapıklığı anlaşılır bunların içinde hakikat iman yolunu anlatanları yalanlamak düşman göstermek fitne zehirinin yayılmasına yardım edenlerinde sözleriyle apaçık yalan söylemesidir şer yoluna fetva vermesi, insanlığa doğru yolu gösterenleri düşman tanıtmak insanların sapıklığa kaymasına sebeb olmak demektir. ondan sonra istediğin kadar doğruluktan bahset bir kişinin ebedi cehennemine sebeb oldunmu geri kalan ömrün dindarlık taslamaktan ibarettir.

Demekki tek bir dava vardır peygamberler as davası Allah c.c. birdir davasıdır, Birden olan iman birliği davasıdır, İman esasları hakikati davasıdır, Şefkati affı nimeti, Cennet lutuf, Cehennem adalettir davasıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Allah Sorgu Yapsa Ne Denir

Asrı saadet zamanında ya inanmayanlar yada münafıklar onu Allah bunu Allah yarattı peki Allah kim yarattı diye Peygamber Efendimiz Hz.Muhamm...