Yasin 21 tebliğ eden kuran ve Peygamber Efendimiz s.a.v. gösterdiği helal yolda hayat yaşanmasıdır (bir ücret istemeyen hiç menfaat beklemeyen) buyurmasında keyfi zevkine din anlattım beleşden menfaat al sana ev araba yat kat villa apartman vs. menfaate satmaktır (dosdoğru yolda yürüyen bu kimselere uyun) buyurmasında dini Allahın Peygamberlerin yolunda değilde insanların keyfi zevki nefsi şeytan çıkarlarına alet etmeyen helal yolda hayatını yaşayanlara uymaktır.
Ayeti yanlış anlamamak lazım Allah peygamber din yolunda nimet verilen hayır yolunda yaşantısı olmucaksa açlıktan rızıksızlıktan nimet yoksa tebliğ nasıl yapacak ?
Ebedi cenneti ihsan eden iman ehlinden sineğin kanadı kadar değersiz olan ölümlü kısa dünya hayatını esirgemez iyilik güzellik iman ehlindedir iman ehli geçim için birbirine yardımcı olmucaksa kim yardım edecek ?
Nefes alma hakkı olmayan münafıklarmı ?
Sebebler dairesinde rızk verilir insanlıkda iman ehli birbiriyle kardeşlik içinde yaşar hep iyilik güzellik yardımla yaşatmaya çalışıp nimeti iyiliği güzelliği rızkı verenin Allah olduğunu düşünür ve öyledir..
Muminun 108-109-110-111. münafıklar insanlığın imanını bozup cehennemlik yaparlar kafirlerin dini imanı inkar etmesine sebeb olanda münafıklardır hiçbir insanda inkar sebeb olacak kalb yoktur inancı bozan düşünce sapkınlığına sebeb olan münafıkların yaydığı fitnelerdir ondan inançda kafirlerin sapkınlık içinde kalmasıyla inkarcılığı yaşar yaşadığı gibi görür gördüğü gibi maddeden öteye geçemez maneviyatı anlayan akıl değil kalbdir gagarinler nemrutlar firevunlarda akıl vardı inkardan kafir oldu kalbi cehenneme atıp nefsine yücelik verdi kibirlendi ebedi helak etti demekki insanın mahiyetinde inkar yoktur nefsine tapınmaktan inkarla nefsine yücelik verir kibirle yaratıcı gibi görmek ister kendini helak.
Muminun 33 ayetinde kendi nefsilerinin kibrine yediremediklerinden ona buna iftira atıp kendilerini haklı göstermeye çalışırlar kimisi fakir zayıfdır fakiri hor görürler ezmek isterlerki kendi zenginlikleri görülsün fakirden daha akıllı olduklarını ima ederler şan şöhretli ünlü varken fakir zayıf olana niye inanıyonuz gibi algı yaparlar kalbinde imanı olmayan dünya kadar ilmi olsa cehenneme azap odunu taşdırlar kitap yüklü eşşek gibilerdir.
Muminun 108-109-110-111. münafıklar insanlığın imanını bozup cehennemlik yaparlar kafirlerin dini imanı inkar etmesine sebeb olanda münafıklardır hiçbir insanda inkar sebeb olacak kalb yoktur inancı bozan düşünce sapkınlığına sebeb olan münafıkların yaydığı fitnelerdir ondan inançda kafirlerin sapkınlık içinde kalmasıyla inkarcılığı yaşar yaşadığı gibi görür gördüğü gibi maddeden öteye geçemez maneviyatı anlayan akıl değil kalbdir gagarinler nemrutlar firevunlarda akıl vardı inkardan kafir oldu kalbi cehenneme atıp nefsine yücelik verdi kibirlendi ebedi helak etti demekki insanın mahiyetinde inkar yoktur nefsine tapınmaktan inkarla nefsine yücelik verir kibirle yaratıcı gibi görmek ister kendini helak.
Muminun 33 ayetinde kendi nefsilerinin kibrine yediremediklerinden ona buna iftira atıp kendilerini haklı göstermeye çalışırlar kimisi fakir zayıfdır fakiri hor görürler ezmek isterlerki kendi zenginlikleri görülsün fakirden daha akıllı olduklarını ima ederler şan şöhretli ünlü varken fakir zayıf olana niye inanıyonuz gibi algı yaparlar kalbinde imanı olmayan dünya kadar ilmi olsa cehenneme azap odunu taşdırlar kitap yüklü eşşek gibilerdir.
Din iman anlatan ayet hadis anlatana her şeyi derler delide derler ruh hastası olan münafıklar kalbi lanetli düşmanlık için her şeyi yaparlar yalanlamak için pisliklerini atarlar kusarlar içlerindeki kin nefret kibir kendilerini yüceltme sevdasındandır bunada tapınmak denir ayetde anlatılanda yalancıların nankörlüklerini gösterir asırlardır olan hadiseleri bilenler bile yalanlamak için iftira atarlar suçlarlar.
Muminun 41 insanların sapmasına sebeb olan münafıklardır ki inkarcılığı yayan sapkınlık bozgunculuk yapan hep münafıklardır kalbleri mühürlü kördür kendi körlüklerini bile inkar eden zalim yaşadığı saltanatı küçük nimet görür ve masumlara zulmüde günah görmez kalbi kör fasık olanın münafık hayatıdır ki münafıklığına delildir ebedi cehenneme gideceklerini inkar ederler inanmak istemezler nefsi arzularının rahatını bozar hep bir son vardır ve en sonda ebediyetdir ki cehenneme gidecek olanlar dinden imandan bile bahsetmezler behsetmek istemezler bahsedenleride susturma çabası verirler zevki heves keyfi bozulup hayatın lezzetini ebedi cehenneme gideceği düşüncesi olsun istemezler ondan bozgunculukla din iman anlatan bile olsa kendi şer zevkine göre anlatılsın saptırılsın isterler yani münafıkları cennetlik yapana konuşma hakkı verirler ayet hadis anlatılsın istemezler kendi kanunu kendi kitabı kendi dini hep nefsine göre din tasarlarlar yalacılığa din der kendini helak eder.
Muminun 44 her ümmete peygamber gelmiştir ve peygamberlerin vazifesi yaratıcı emriyle insanın yaratılış hikmeti olan dünya ve ebediyet hayatıdır insan insan dünyaya ve ebediyet için yaratılmış ve bildirilen hükümlerle nasıl yaşanması gerektiğinin yolunu gösterir insan neden yaratıldı ?
Muminun 41 insanların sapmasına sebeb olan münafıklardır ki inkarcılığı yayan sapkınlık bozgunculuk yapan hep münafıklardır kalbleri mühürlü kördür kendi körlüklerini bile inkar eden zalim yaşadığı saltanatı küçük nimet görür ve masumlara zulmüde günah görmez kalbi kör fasık olanın münafık hayatıdır ki münafıklığına delildir ebedi cehenneme gideceklerini inkar ederler inanmak istemezler nefsi arzularının rahatını bozar hep bir son vardır ve en sonda ebediyetdir ki cehenneme gidecek olanlar dinden imandan bile bahsetmezler behsetmek istemezler bahsedenleride susturma çabası verirler zevki heves keyfi bozulup hayatın lezzetini ebedi cehenneme gideceği düşüncesi olsun istemezler ondan bozgunculukla din iman anlatan bile olsa kendi şer zevkine göre anlatılsın saptırılsın isterler yani münafıkları cennetlik yapana konuşma hakkı verirler ayet hadis anlatılsın istemezler kendi kanunu kendi kitabı kendi dini hep nefsine göre din tasarlarlar yalacılığa din der kendini helak eder.
Muminun 44 her ümmete peygamber gelmiştir ve peygamberlerin vazifesi yaratıcı emriyle insanın yaratılış hikmeti olan dünya ve ebediyet hayatıdır insan insan dünyaya ve ebediyet için yaratılmış ve bildirilen hükümlerle nasıl yaşanması gerektiğinin yolunu gösterir insan neden yaratıldı ?
Dünyada neden hayat yaşıyor ?
Zulm görmek içinmi yaratıldı?
Nimetle yaşaması içinmi yaraatıldı ?
Ebedi hayatda var orda ne yaşanılıyor ki ?
Yaratılışın menbaı insanda imandır imanlı hayatın meyveside dünya ve ebedi cennet hayatıdır insan imanlı yaşasın inançlı iyilikle doğrulukla güzellikle yaşasın diye yaratıldı nimet veren yaratıcı var bilinsin diye yaratıldı yoksa neden yaratılır ?
Yaratıcıcın mahluğa ihtiyacımı var ?
İnkar edenin inkarına ihtiyacımı var ?
Neye ihtiyacı var ?
Yemeğemi içmeyemi hasta olursa kendisine bakacak birileri olsun diyemi yarattı ?
Muminun 52 ayetde anlatılandakısa ve öz açıklıyor emirlerine göre hayat yaşanılsın diye yaratıldı ve ne emreder?
Allah hükümleri değişmez ezelden ebede gider ilk nedir sonda öyledir siz bir şey icad etseniz size faydası içindir insan bile yaşantısında hep rahatlık huzur iyilik güzellik arar ve ister nimetlerle zenginlikle hayatı olsun ister hep faydasını düşünür lezzeti mutluluğu insan isterse yaratıcının verdiği nimete iştiha etmeside gösterirki nimetler ezelden ebede insan için yaratılmış ve insan kendiside ebed için yaratıldığına delildir buna inanıp hayatını yaşar insanın fıtratında nimete bağlılık vardır yemeği içmeği zevki ister.
Muminun 55-56 insan mal evlat gibi nimetler kadın erkeğe erkek kadına nimetdir hep yaratılıştaki fıtrata verilen nimetdir yaşanılan nimetdir ve imanın gereğide nimet verene şükür etmekdir imanın verdiğide şükürdür çünkü inkar imansızlıktır inkar nankörlük nimeti görmemek vermedin demektir nimeti inkar etmektir yediğiiçdiği zevki sefasını yalşadığı nimetleri vereni inkar etmekle kendi kendine oldu demektir inkarda yaratıcıya yapılır emirlerine yapılır ve kafirlik meydana çıkar dini kullanan münafıklarda kafir gibi inkar edip birde nankörlüğün aşırır olanı açgözlü doymak bilmez kibirli zalimdirler insanlığın rızkına göz koyup hırsızlık yaparlar insanlık ölsünde kendi nefsi saltanat yaşasın ve övülsün güya iyilik yapıyorlar gibi görünüp riya yaparlar kendi nefslerine iyilik yapılsın diye menfaatlerini isterler yani güya iyilik yaptımda bana nimet verildi mal verildi gibi övücüdürler ayetde bunu anlatır manen der münafıklar kendileri iyilik yaptıklarındanmı nimet verildiğini sanıyorlar koşulması kelimeside münafıklar iyilik yapmış gibi görünüp menfaatlerine çıkarlarına nimetin peşine düşerler nimetdedir gözleri nefslerindeki açgözlülükten hırsızlık yapıp güya nimet verildi gibi algı yaparlar şerri dine alet edip şerrin nimeti verildi deyip yalanla insanlığı aldatırlar.
Muminun 52 ayetde anlatılandakısa ve öz açıklıyor emirlerine göre hayat yaşanılsın diye yaratıldı ve ne emreder?
Allah hükümleri değişmez ezelden ebede gider ilk nedir sonda öyledir siz bir şey icad etseniz size faydası içindir insan bile yaşantısında hep rahatlık huzur iyilik güzellik arar ve ister nimetlerle zenginlikle hayatı olsun ister hep faydasını düşünür lezzeti mutluluğu insan isterse yaratıcının verdiği nimete iştiha etmeside gösterirki nimetler ezelden ebede insan için yaratılmış ve insan kendiside ebed için yaratıldığına delildir buna inanıp hayatını yaşar insanın fıtratında nimete bağlılık vardır yemeği içmeği zevki ister.
Muminun 55-56 insan mal evlat gibi nimetler kadın erkeğe erkek kadına nimetdir hep yaratılıştaki fıtrata verilen nimetdir yaşanılan nimetdir ve imanın gereğide nimet verene şükür etmekdir imanın verdiğide şükürdür çünkü inkar imansızlıktır inkar nankörlük nimeti görmemek vermedin demektir nimeti inkar etmektir yediğiiçdiği zevki sefasını yalşadığı nimetleri vereni inkar etmekle kendi kendine oldu demektir inkarda yaratıcıya yapılır emirlerine yapılır ve kafirlik meydana çıkar dini kullanan münafıklarda kafir gibi inkar edip birde nankörlüğün aşırır olanı açgözlü doymak bilmez kibirli zalimdirler insanlığın rızkına göz koyup hırsızlık yaparlar insanlık ölsünde kendi nefsi saltanat yaşasın ve övülsün güya iyilik yapıyorlar gibi görünüp riya yaparlar kendi nefslerine iyilik yapılsın diye menfaatlerini isterler yani güya iyilik yaptımda bana nimet verildi mal verildi gibi övücüdürler ayetde bunu anlatır manen der münafıklar kendileri iyilik yaptıklarındanmı nimet verildiğini sanıyorlar koşulması kelimeside münafıklar iyilik yapmış gibi görünüp menfaatlerine çıkarlarına nimetin peşine düşerler nimetdedir gözleri nefslerindeki açgözlülükten hırsızlık yapıp güya nimet verildi gibi algı yaparlar şerri dine alet edip şerrin nimeti verildi deyip yalanla insanlığı aldatırlar.
Muminun 55-56 ayetde anlatılanda münafıkların yapmadıkları gösterişli riyalı ve yaptıkları iyilik olsun yapılan iyiliğe nimet verildiğinimi sanıyorlar diye anlatır yada şöyle diyelim inkar edilende yok demektir yok denilen inkardaki yokluğun neyini istiyon ?
Nimeti iyilikleri için verildiğini riyakarlıkla gösteriş yapan münafıklar insanlığı yalanlarıyla aldatırlar nimeti vereni emrini inkar eden nimetin neyini konuşuyor inkarcılığın nimeti olmaz inkarda yokluk vardır yok olanda nimet nasıl var olacak ?
İnkar edilene nimet verilmesinde özel değerli mahlukmuş gibi kendilerini algılatan münafıklar nimeti inkar ettiğinide inkar ederler yani aç karnını doyuracak kadar nimeti olsa mahluk hakkıdır rızkı verilsin dense kafirlerin zaten hayat hakkı nimet hakkı vardır ve kafirin münafıktan ayrılan tarafıda kafir yaratıcıyı inkar etsede yaşantısından hayatından nimetden memnundur münafıklarda hayatının en zengin en yüce en büyük güzel olmasını saltanatı hayatı nefsinde görmek ve insanlığa desinler diye riya yapar bebek çocuk insanlık ölmüş açlıktan kıvranan fakirler vardır önemi yoktur münafıklar hep saltanatını düşünür.
Nimeti iyilikleri için verildiğini riyakarlıkla gösteriş yapan münafıklar insanlığı yalanlarıyla aldatırlar nimeti vereni emrini inkar eden nimetin neyini konuşuyor inkarcılığın nimeti olmaz inkarda yokluk vardır yok olanda nimet nasıl var olacak ?
İnkar edilene nimet verilmesinde özel değerli mahlukmuş gibi kendilerini algılatan münafıklar nimeti inkar ettiğinide inkar ederler yani aç karnını doyuracak kadar nimeti olsa mahluk hakkıdır rızkı verilsin dense kafirlerin zaten hayat hakkı nimet hakkı vardır ve kafirin münafıktan ayrılan tarafıda kafir yaratıcıyı inkar etsede yaşantısından hayatından nimetden memnundur münafıklarda hayatının en zengin en yüce en büyük güzel olmasını saltanatı hayatı nefsinde görmek ve insanlığa desinler diye riya yapar bebek çocuk insanlık ölmüş açlıktan kıvranan fakirler vardır önemi yoktur münafıklar hep saltanatını düşünür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder