Mahlukatın en üstünü halifelik makamındaki insandır Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. hesap verilecektir oda insan eşi menendi olmayan tek varlık Allah emir verir hükmeder kullar uyar kulların verdikleri kendi keyiflerine göre çıkardıkları hükme Allah uymaz.
Mümin kul hakkı varsa talep eder helal etmesi daha güzeldir imansızlara hak helal edilmez imansızlarda hak talep edemezler hakları da yoktur Allahın şer ismi yoktur şerre şeytan sebeb olmuştur Allahın azabıyla zalimleri kahreder azap eder cehennemin bir kıvılcımı hükmünü olan güneşin dehşetli görüntüsü sıcaklığı anlatırdı kafirin bir azı dışı uhud dağı kadardır buyruklarıyla Kafirin boyunu açıklayan manasını izah ile münafıkların boylarının kafirden daha çok olacağıdır zalimlerin sonu olsun.
İbrahim 42 ayeti nefsin hevesli hayatlarına baktıkça günahlarını unutursun sanki Allahla pazarlık eder gibi insan dünyanın peşine koşar o an kalbin acır anlarsınki haddi aştın ve bocalarsın suçun neydi öyle gördün ne verdilerki ve gene anlarsın şeytan boş durmuyor dersin görmek başka yaşamak başka en kötü hal iyi olanı farkeder görür tercih eder irade senin seçeneğindir lakin geriye cahil kalmamak kalıyor insan bilmediğinin düşmanıdır demek şeytan cahil insana daha rahat bulaşıyor kulağa vesveseyle beyin yıkıyor insanı beyin kontrol ediyor seytanda akıl veriyor insanda günahlara bulaşıyor sonra şeytan gel keyfim gelde demek haramlara ve günahlara girmemek ibadetle kuvvet vermek meleklerin en cüzi iradeye verdikleri maneviyat sesini işiten ya dergahı ilahiyeye gidiyor yada şeytana aldanarak mahv oluyor bundanda şeytan hisse istiyor oda cehenneme kendisine uyanların gitmesidir Allah tövbeyle mağfireti açmışki şefkati gösterir ve işlenen iyiliğe misli misli verip günahlara bir vermek ve ebedi cennet verirken bedeli ebedi cehennemi yaşamak merhamete uymaz akılda almaz ikiside ebedi çünkü yani insan ben günahlara gireyim cehennemde yanıp acı çekeyim bedel ödeyim sonra cennetin en güzel nimetlerini alayım diyemez eğer derse nefsinin çıkarları peşinde şeytanın ağına girmiştir çünkü ilahi adaletde zulm yoktur nimetlendirmek vardır mahlukatıda nimetlerle ruhani iman lezzetini vermek için yaratmıştır bunun tek bir açıkalması vardır oda ibadetle ona mütevehcih olup kulluğunu yaşamasıdır nasılki insanlar kendi cüzi akıllarıyla ev sahibi olur evinize masraflar yapıp güzelleştirirsiniz gelen misafirlerinizi en güzel lezzetli yemekler ve içeceklerle karşılarsınız sonrada gene bekleriz gene buyrun deyip mukabeleyle davet edersiniz işte ibadetlerin her zaman olması dünyadaki manevi lezzetlere sürekli davetdir vede hiç gelen misafirinize önce yan odada hazırlanmış ateşle azap yaşa sonra yaşadığın azap ölçüsünde (Çorba,Dolma,Pırasa,Patlıcan,Patates) gösterip etyemeği,pilav,salata gibi envai çeşit lezzetli yemekleri hak et eğer azabın az olursa etyemeği,pilav ve salatayı yiyemezsin diğerlerini yiyebilirsiniz dermisiniz.
Ümmet Hz.Adem a.s.dan Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. ve kıyamete kadar tüm iman ehlini kapsar münafıklar kafirlerdendir ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. ümmetinden olamazlar cennet ehli iman ehlidir kafir ve münafıklar şeytanın şer ehline girerki onlarda cehennem ehlidir.
(Helalden kazanana hesap haramdan kazanana azap vardır Hz.Ömer r.a.)
Helal kazanıp hesabını verecek olurda haram kazanıp hesabını verecek olmazmı helal kazançla cennet yoluna gidiliyorsa haram olanda cehennem yoluna gidilir demekki cennet ehline nimetlerin hesabı sorulacaksa cehennem ehlinede sorulur mülkün sahibi Allah mahlukatı yoktan yaratandır ve mülkün sahibi istediği gibi tasavvur eder ve bu tasavvuru kullandırma hakkınıda iman ehline verir çünkü ebediyen cennet nimetlerini veren Allah sineğin kanadı kadar değer vermediği bu dünyayı iman ehlinden esirgemez.
Kur`an insanlara cennet yolunu açıklayıp Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. yaşayışıyla yolu gösterip iman ehline verilen en güzel ihsandır imansızların Kur`an da hissesi yoktur tek harfine dahi ilişip amel edemezler etselerde imanın zerresine kavuşamazlar ve Kur`an tüm dinlleri yönetir.
Demekki insanda tecelli eden Allah kalbde imanı belirliyor tüm dinlerde bozulmamış doğru hükümlerde Allah tecelli eder o dinlerin ilahları ayrı değilki iman dairesinde olmasınlar imansızlıkla suçlansınlar cehennemlik densinler o kitaplarıda gönderen Allahın gönderdiği kitaplara göre yaşansın diye emreder ve nasıl yaşanması gerektiğini peygamberleriyle gösterir diğer dinlerde değiştirilmiş kısımlar neyi emreder bozulmamışlar neyi emreder bunun kaynağını Kur'an verir mesela adam öldürme zina yapma hırsızlık yapma gibi en önemli şer işlerini açıklayan ayetlerde olanlar diğer kitaplardada bildirilmiş olmasıdır demekki diğer kitaplarda değiştirilme ihtimali yüksek olanlar şer işlerinin yasak edilmesini gösteren ayetlerdir hem Kur`an,da emredilen zina adam öldürme gibi ve kumar fal okları şeytan işidir buyurmasıyla diğer dinlerdeki değiştirilniş hükümleride açıklamış olur çünkü dinde değiştirilecek hükümler şeytanın işine gelen insanları helak edebilecek şer bulaştırmaktırki Kur`an daki buyruklar diğer dinlerde değiştirilmiş hükümleride açıklamış olur yani bu gibi şeytan işleri kalbe zarar verdiğinden uzak durulmasını emreder işte bahsi geçen mevzularda herkesin kalbine aklına ve ruhuna hitap eder iman ehlinin yaşaması gereken yolu ve imansızlığa götürebilecek inkara sevk edebilecek yolu ayırır fakat ne vardır müslümanlıkda dahi diğer dinlerin tüm emirlerini sanki insanlar uydurmuş gibi düşmanlıklar yapılıyor insanların imanları zedeleniyor halbuki değişmemiş olan hükümlerde Allah sözleridir ve iman edilmesi için dini gönderir demekki tüm kitaplarda iman hakikati vardır.
Denseki Hıristiyanlar yahudiler Kur`an daki yasaklanmış ayetlere iman nedir ne olur iman ederler yani Allah emretmiştir doğrudur der fakat kendi dininde olana göre yaşar çünkü yasağı dini yaşayana hükmeder ve diğer dinleri yaşayanada zararını öğütler.
"Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dostlar edinmeyin...."(Maide/51)
Ayetinin Kur'anda emredilmesiyle hem tüm insanlığa öğüt vermesiyle kısa ve öz buyruklardırki Kur'an,la gelen din yaşayanlara ve hem Hıristiyan hem Yahudi sözü buyurarak der nasılki dinini yaşayan müslüman dini yaşamayıp şeytanın şer yolunda olan diğer insana din anlatsa şer yolundaki der Allah ile benim aramda sanane dese dini anlatan kişi devam etse ama ayetler ve peygamberler gönderildi böyle böyle emrediyor dese bu sefer şer yolundaki benden ala müslümanmı olur der şerri savunur aynen bu gibi Hıristiyan dinini yaşayıpda diğer şer yoluna sapmış Hıristiyana iman yolunu anlatsa örnekteki gibi şer yolundaki der benden ala Hıristiyan olurmu işte ayetdeki buyruktaki Hıristiyan ve yahudi sözüyle ve din yaşayanlara derki ey iman ehli şer yoluna sapmış şerri savunan Hıristiyanlık dini içindede var Yahudilik dini içindede var ve islamiyeti yaşayanlardanda var bu gibi imana gelmeyenleri dost edinmeyinki yani çok samimi olmayın yoksa sizde şerri savunanlara uyarda sapıtabilirsiniz Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. Hıristiyanlık dinini yayan Hz.İsa,ya kardeşim hitabı ve Hz.Musa,ya beni tercih etmeyin hadislerini buyurması delil verirki ayetdeki mana hem hristiyanlar sözüyle hemde yahudiler sözüyle onlarada hitap eder aksi halde Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. sahabe efendilerimizi habeş kralına göndermezdi ve Hz.İsa,ya ve Musa,ya böyle buyurmazdı çünkü Hıristiyanlığı yayan Hz.İsa,dır ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. ayete ters hareket etmiş olur emrine karşı gelmiş olur haşa ve kella buda münafık denmesine sebebiyet verir diğer dinlerinde Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. inkar etmelerine sebeb olur bu seferde tüm dinler arasında savaşa sebeb olup tüm insanların imanları büyük tehlikeye girer demekki ayetdeki mana hem Hıristiyalıkda hem Yahudilikde hem din içinde olan din düşmanlarına hitaben dost edinmeyin buyruğunu tüm iman ehline buyurur hem kurbanlık kuzu gibi hayvanın insanlara verilmesi Hz.İbrahim a.s. vakasında verilmesiyle ispat ederki tüm dinler Hz.İbrahim a.s,dan sonra zuhur etmesiyle diğer tüm dinlerede yenmesi gereken ihsan olarak ismail vakasında verilmesiyle ispat ederki tüm dinlerede yenmesi için verilen hayvandır.
Kur`an sıradan bir kitap olmadığı gibi abdest alınıp okunması gerekleri vardır ve yıkanma temizlenme gibi emirlerle ve tüm insanlığa inmesi iman ehli dairesine hükmünü gösterip her iman etmiş olan başka din mensubuda olsa abdest alarak Kur`an okumasını ve anlamasını iman yolunu açıklar Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. tüm hayatı Kur`an ahlakından ibaret olmasıyla iman dairesinde yaşantının ilk vasfında ibadetden önce zina etme hırsızlık yapma kul hakkı yeme ve bir çok yasaklarla kulluğa çağırır ve bunlardan sonra bazı buyruklarla bak sen kulsun ben senin rabbinim beni yücelt der yani kulluğunu bana ibadet ederek devam ettir bunca nimetlerin birde ebedi olanlarına yani iman lezzetine gir ve ebedileştir hem dünyan hem ahiretin iman dairesinde sürdürmüş olasın işte kulluk sırrındaki en önemli vasfı Sahid Nursi Hz. dediği kainatda en yüksek hakikat imandır imandan sonra namazdır dengesindeki diğer dinlere mensup olanlarında kendi dinlerine mensup ibadeti teşvik vardır bunuda dinin öz kaynağı Kur`an dan ele alarak tüm dinlere iman ve kulluk yaşantısını gösterir.
Cehennem günaha bulaşmış imanlı mümin için affa maruz olmayan manevi kirlerin temizlenme yeridir nasılki beden temizliği için sıcak suyla yıkanıp tertemiz oluruz aynı bu gibi cehennem manevi kirleri temizler demek insan iman ehli için hakkını helal etse geriye kalan kendi hata günahları için hesabı olur o zaman din kardeşinin din kardeşine üç günden fazla küs durması helal değildir buyruğunu yaşamakla mümin diğer din kardeşini cehennemden kurtarmış olur o zaman cehennemde yanacak varsada benim yüzümden yanmasın deyip hak helal etmek mümin vasfıdır.
Kalblere Allah hükmettiğinden mümin gòsterişi sergileyen münafıkları mümin sanıp seçemeyenlerin hak helal etmeleri geçersiz olur çünkü Kalb mühürlenmiş münafıklardır ve tarafgirlikle şeytanın ve münafıkların şer yolundaki aveneler din düşmanlarına yardım etmeleriyle dinden çıkarlar dinden çıkanlarda iman yoktur demek (Allah,ın laneti zalimlerin üzerine olsun. Araf-44) buyruğuyla bilinmeyen imansızlara hak helal edilmesi geçersizdir Sahid Nursi Hz. dediği gibi zarara rızasıyla girene merhamet edilmez yani Allahtan fazla merhamet edilmez.
Münafikun süresinde ayetlerde buyrulurki kalblerdeki mührün sebebinde kalblerin iflas etmesidir yani kalbin iflas etmesi işlediği suçların O derece kömür gibi olmasına sebebiyetle kalb iflas eder dönülmez mührü gerçekleşir ve hükümlerde bunu ispat ve dönülmez olduğunu açıklar.
Maide 32 ayetinde buyurmuştur bir insanı haksız yere öldüren tüm insanlığı öldürmüş gibidir ve bir insanı kurtaran tüm insanlığı kurtarmış gibidir bundan da anlaşılırki bir insanın ölmesindeki kitapların bildirmesinden iman ehline işaret eder yani imanlı insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüş sayılıyordu tüm insanlığı öldürmüş olan kendisinide öldürmüş olur ve sonuç artık kurtaracağı kimse kalmıyor kendisini bile kurtaramıyor başkasını kurtarsın tüm insanlığı manen kendisiyle birlikte öldürmüş oluyor bir insanı kurtaranda iman etmiş insanı öldürmeden cinayet işlememiş olana verilirki buda iman ehlinden olan kurtarana işaret eder çünkü iman etmemiş insanın kurtarması yoktur mesela bir kafir dine imana ilişmez fakat iyilik yapar hatta mescid bile yapar bu kalben değildir nefsine olan tapılmadan ileri gelir yani benliğini göstermek iyi desinler adım ünvanım olsun gibi oysa kalben iman yoktur maksatla gösteriş vardır işte bu gibi kurtarış boşadırki zerre imanı vermez.
Bakara 14 Münafıklar insanlara zulm ederler sonrada iman ehline karşı inandıkları dini kullanırlar mesela Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. Zarara zararla karşılık vermek yoktur buyruğuyla iman ehline yapması gerekeni buyurur işte münafık zalimler bu gibi hadisleri iman ehline Karşı dini kullanıp hem iman ehlinede zulm yaptırmaya çalışırlar hem iman ehline karşı dini kullanır.
Nisa 89 ayetde Allah en adil ilk hilkatden ebediyete varan yaratılışla nimet vermek ishanı ilahinin hem cehennemin korundan cinleri halk (yaratma) ile topraktan insanı halk (yaratma) etmesiyle ebedi nimetlendirmeyi en adil olarak gerçekleştirmesi en üstün halifelik makamının insanda olmasına delil olarak Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. ile göstermesiyle şeytanın karşı durup asi olmasıyla cehennemi azabına çevirmesi ve şeytana ruhunu insan veya cin kaptırmasıyla cehenneme çevirmesi gerçek adaletin gayesinde olanı saptıran şeytanla cehenneme inkarla imansızlıkla son bulmasıda adelettir.
Dünya ölümlü yaratılmış olmasıyla dünyayı cehennem içinde olanların cennet gibi görmeleri ve dünyaya talip olmaları adalete uymaz çünkü dünyanın yaratılışıda ölümlü olmasıdır hem denseki eski zaman insanlarına ömür çok verilmiş bize de olsa bunu zalim imansızlar savunur insanın ömrünün içindeki neticesi iman edip etmemektir bunun için bin seneyi geçkin ömür verilmesiyle altmış sene arasında fark sadece yeme içmeden ibarettir son olan hayatın iman ile imansızlık arasında ebedi cennetle cehennem vardır ve gerçek adaletin hükmü nimetlendirmektir adaletin hükmü ise ebedi cennetdir bundandırki cehenneme gidenler kendi işlediklerinden hükümlere karşı gelip adaletsiz derlerse Allah ebedi cehennemliklerede elbetde hikmetinden cehennem yiyecekleriyle tokadı yapıştırdı bundan dolayı olsa gerektirdi cehennemlikler dünyaya cennet nispetinde bakarlar iman ehlide dünyaya zindan nispetinde bakarlar bu sebeb gösterir ki dünyaya rağbet eden kalbi bağlayanlaradır Allahın engin merhameti iman ehline hitap ederki Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. alemlere rahmet göndermesinin delillerinden ölmeden öncesine kadar tövbe kapısını açık bırakmış ve Allah zerre imanı olanın cehennemden ebedi kurtulmasına sebeb kılıp cennete almış lakin tövbe sadece dille söylemek değil kalben tövbeyle kabul olunup imana girilir buda imkansızlık derecesinde gerçekleşecek hükümdürki nice münafıklar bunu başaramazlar sebebinde ayetlerce verilmiş hükümlerdir ve imansızlara kimse cennet hükmü veremez son nokta Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. kurtaramadığını kimse kurtaramaz ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. alemlere rahmet oluşunun diğer delillerinden biride benim şafaatim ümmetinin büyük günahları olanlara buyruğudur ve bu buyrukda iman ehlinden olan büyük günahıda olsa azabının en aza inmesi af edilmesidir yoksa imansızların ahiretde iman etmesi iman verilmesi söz konusu değildir ancak bazı kafir hayatı yaşayanlar vardır inancıda imana dairdir sadece kafir gibi hayat yaşar kısaca zerre iman dünyada alandırki mikrop kadar büyüklükte olan zerre misali alan kurtulsun olmayanda kurtulamaz.
Dense Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. bilemeden ölmüş olan Hıristiyan yada Yahudi gibi diğer dini yaşamış olanların iman esasları neye bağlanır Kendi bulundukları dine sahip çıktıklarından dine peygamberine ve Allaha bağlılıktan imanı taşımıştır çünkü bilemesede yaşadığı dine İnanaşına göre Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. diğer kitaplarda yer edilmiştir bildirilmiştir ışte bundan dolayıdırki inancında olana iman dairesine Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. bilemesede inandığı kitabın içinde mevcutdur ve imanla ölmüş olur tek fark Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. inandığı kitapda çözememesidir.
Tüm ilahi kitaplar Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. hitap edilmesiyle iman esaslarını almış olur fakat Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. duyup bilip inkara gidenler bilerek inkar etmesine sebeb olduğundan imanı gider çünkü bilmek ve bilmemek gibi bir özür mevzu vardır şer yolundan uzak iman etmişler kendi kitabındaki hükümlere göre yaşadığından bozulmamış hükümlerede imanla Allah ve Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. iman etmiş olur Kur`an,la din yaşayanın başka dine giremeyeceği için hükümlerine itiraz red ayetleri inkar imandan çıkartır çünkü din hükümlenmiştir.
Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed s.a.v. yaşantısıyla delil olup ve hadisleriyle ne buyurduysa kafir ve münafık inkar etsede kabullenmesede tüm insanlığa hükmeder mesala sebeb olan işleyen gibidir buyruğu zalimlik zulüm yapan kafir yada münafıklarada geçerlidir sebeb oldukları şerlerin vebali yüklenir ve merhametten mahrum olan hertürlü hayırdan mahrumdur buyruğuyla dünya dolusu iyilik yapsa imanın zerresine giremez.
işid gibi kendini müslüman senaryosu vermiş münafık gruplar ve bu gruplara ait teröristlerin iman etmesi yoktur olamaz deccalın emrine uyan islam düşmanlarına yardım eden din düşmanlaridır dine düşman olan daha önceki yazilanlarla açıklandığı gibi ebedi cehenneme gider.
Zalim zulmünde mazlum zilletinde göçüp gidiyor demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor Said Nursi Hz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Allah Sorgu Yapsa Ne Denir
Asrı saadet zamanında ya inanmayanlar yada münafıklar onu Allah bunu Allah yarattı peki Allah kim yarattı diye Peygamber Efendimiz Hz.Muhamm...
-
De Allah c.c. D.A. Yıllar ne çabuk yalanlarla geçti demi? Kur'an ayetleri ebedi cehennemlikleri anlatmış ilahi yargı dünyada yapılmıştı...
-
Risale-i Nur Kur'an tefsiridir, süfyan meselesi münafık olmasıdırki peygamberlere kitaplara iman din düşmanıdır. Asrımızda alim tab...
-
M.K. Atatürk zamanından 1999 yılına kadar ülkede bazı sorunlar olsada, Milletin isteğine göre iş güç geçim gibi özgürce hayat yaşantısını ko...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder